Şahin KAPLAN


ZAMAN-ZEMİN-ÜSLÛP

Aksaray salihler şehri Haberleri / Aksaray salihler şehri gazetesi


İnsanoğlu yaradılışı gereği,  muhakeme yeteneği sayesinde, fiziksel ve düşünsel olarak kendisinden beklenenin, hep üzerine çıkabilmiştir ve bunu da devam ettirmektedir. Her insan yaptırım gücü olsun ister. İstediğini istediği şekilde, istediği kişiye, istediği zaman içerisinde...kısaca kendi gönlünce diyelim.

Gönlünüzdekini yaptırmak için ise genellikle bunu birilerinden istemek durumunda kalırsınız. Karşınızdaki insanlar da bu isteğinizi kendileri açısından muhakeme ederler ve size geri dönüş olarak olumlu ya da olumsuz cevap verirler.

Zaman,zemin ve üslûbunuzu doğru şekilde bir araya getirirseniz   alacağınız cevaplar çoğunlukla olumlu olur.Bazen olumsuz cevap alabilirsiniz, yılmadan ikinci bir uygun üçlü yakalama gayreti içine giriniz mutlaka hedefe ulaşırsınız.

Hava sıcaklığı  -5 derecede, okulun bahçesinde toplanmışken, öğrencilerine en tatlı dille okul kuralı anlatan müdürün dediklerinin etkili olması mümkün müdür?

Okulun bahçesi uygun zemin,tatlı dil  uygun üslûp, ancak zaman, havanın soğuk olduğu bir an.Üçlü denge bozulmuş.Olumlu netice beklenemez.

Örnekleri günlük hayatınızda, ailenizle, amirinizle, patronunuzla, çalışanınızla, komşunuzla, arkadaşınızla olan ilişkilerinizle çeşitlendirebilirsiniz.

Üslûba  burada biraz özel bakmak gerekir. Biliriz ki bazen tatlı dil  hep aynı iyi sonucu vermiyor.Üslûbumuzu, eğer tanıyorsak karşımızdakinin algısı yapısına  uygun seçmek faydalı olacaktır.

Kendi şahsi yaşantımızdaki ilişkilerimizde önemli olan bu üçlü, devlet işlerinde de son derece önemlidir. Hani son yıllarda unutulmaya yüz tutmuş olan diplomatik dil denilen  kavram da aslında bir üslûptur. Türk Dil Kurumuna göre Arapça kökenli olan Üslûp; ?Anlatma, oluş, deyiş veya yapış biçimi, tarz?  anlamını taşır.

Bu üçlü aklımıza nereden geldi  ? diyorsanız

Sayın Cumhurbaşkanı´nın nükleer silah açıklamasını düşününce geldi. Devletin başında yıllarını geçirmiş,günümüz siyasetinin en iyi hatiplerinden birini hitabet üzerinden tenkit etmek bizim haddimizi aşar aşmasına da insanız işte düşünüyoruz.

Dünya´da nükleer silahlar olduğu sürece bizim de nükleer silaha sahip olmamız gerektiğine yürekten inanan birisi olarak, yapılan açıklamayı ?Zaman- zemin -üslûp? dengesine oturtmayı beceremiyorum.

Aslında kolay var. 

?Vardır herhalde büyüklerimizin bir bildiği? dedik demesine de  bakalım elinde nükleer   bulunduranlar  ne diyecek ?

Bizi de İran gibi  ?nükleer güç olmadan boğazı sıkılacaklar? listesine alenen yazmazlar inşallah.

 

Ahmet Baylan
6.09.2019 12:07:00
Mükemmel bir yazı.Devamını bekliyoruz.

YAZARLAR