Abdulkadir AY


TRAVERTENLERDEN DE ZARAR ETTİK

Aksaray haberleri, Salihler şehri gazetesi, Aksaray haber


Evet sular çekiliyor Zığa Kaplıcalarının kayalıklardan akan suları kesilmeye başladı. Bu en başta Turizme ağır darbenin habercisidir.

Biz Turizm deyince aklımız fikrimiz Nevşehir’le yarışta . Organize sanayiinde Aksaray nasıl otoriteyse Turizmde de Nevşehir öyledir  kabullenmek gerek . Belli ki Turizm de  atı alan Üsküdar’ı geçmiş herkes durumuna göre yatırımını yapmış pastayı kapmış onu bunu kıskanarak turizmden nemalanmak mümkün değil  biz kendi turizm yapımızı kendimiz oluşturmak zorundayız. Vereceğimiz kararla bölgesel kalkınma içinde Nevşehir’le dayanışma içinde olmalıyız

Dün gibi kulağımda duruyor AKSARAY MARKA ÇALIŞTAYINDA  konuşmacı olarak katılan Aksaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Şahin şöyle demişti ‘’ Aksaray ilk  önce hangi konuda kalkınmak istediğine karar vermek durumunda elbette her konuda söz sahibi olmak ister ancak Turistik tesislerinde bile içki kullanmaya son verilmişse Dini turizm veya termal turizm konusunda etkili olabilir’’  bu son derece akılcı ve katıldığım konuşmadır.

Aksaray’da  termal turizmi olur mu bu soru herzaman gündemde olan soru hatta geçtiğimiz yıllarda bununla ilgili iki hamle yapıldı ikisini de ağzımıza yüzümüze  bulaştırdık.

Birinci proje Yaprakhisar ı tepeden görecek olan Bölgenin kalkınmasına vesile olacak zığa otel projesiydi. Kangren olan çok odalı otel projesinde  yatırımcı trilyonları serdi uzadıkça uzadı ancak işleri gereği başka yere odaklanınca yasaların verdiği yetkiyle iş ahdini bitirdik ne olduğu meçhul bir durumdayız muhtemelen yeniden ihale vs . vs

İkinci hamlemiz bölgeye turist çekmek amacıyla bölgede oyalanmasına vesile olsun düşüncesiyle akan kaplıca sularından traverten yaparak çıplak ayakla yürümeyi hesapladık milyonları döktük suyuda getirdik denedik oldu tam çıplak ayak içine dalacaktık unuttuğumuz demir direk inşaatın ortasında kalmış hiç farkına varmamışız . Medaş Tedaş derken trafo şahıs üzerine olunca ortada kaldık çözüm için şahsı aradım devlet çekecekse karşı çıkmam benim ona ayıracak bütçem yok dedi dolaysıyla milyonları gömdüğümüz travertenler daha ayak basmadan hayal oldu elektrik çarpmadan sıyırdık .

Şimdi Ziğa sahipsiz gelin bir yatırımcı bulun o alanda şahane seracılık olur. Aynısını ben Kozaklı’da görmüştüm 60 milyarlık yatırımla beğendik mağazaları topraksız domates üretiyor hem kendi mağazalarına hem de ihraç ediyorlardı. Kışın kalorifer ihtiyacı termal sudan karşılanıyordu. Aynı işlem Aksaray’da neden olmasın hatta domates yerine bizde süs bitkileri yetiştirelim bölgede yok belki bir açığı kapatırız bu konuda uzman bir yatırımcı bulunabilir aynısını şimdi 150 milyon dolarlık yatırımla Kırşehir Karakurt da yapacaklar.

 Ama hiç bir şey olmayacaksa önce o elektrik direğini kaldırın travertenlere hayat verin sonra  bir şahsa verin  bol bol lavanta eksin fotoğraf çektirmek için mekanımız olsun lavanta tarlasında traverten dekoru isim yapar

Turizm deyince markalaşmak için artık karar verelim Hristiyanlığın doğduğu , evliyaların olduğu bir ilde dini turizm en akılcı yol olur buna daha dokunup da açamadığımız ÜRÜMDÜĞÜN GİZLİ YERALTI  GEÇİDLERİ ve daha birçok eserimizi katarak NORA ANTİK KENT  de olduğu gibi araştırmaya odaklanmalıyız. Daha ıhlara vadisi civarındaki yeraltı geçitlerine bile dokunamadık kalıcı olan tek Saratlı yeraltı şehirleri var

Aksaray marka şehir olmak için ne zaman bir harekete geçse ne yazık ki olumsuzluktan başını alamıyor.  Bu yıl Yunus Emre’nin 700. Vuslat yılı dolaysıyla koskoca il genel  meclisi toplanıp Aksaray Üniversitesinin ismi ‘’Aksaray Yunus Emre  Üniversitesi ‘’ olsun diye tavsiye kararı aldı buna bende karşı çıktım çünkü öncelikle  Aksaray ismini duyurmaya daha çok ihtiyacımız var demiştim ancak Yunus Emre ile ilgili meclis üyelerinin samimiyetine destek vermek için  birkaç faaliyet içerisine girdim

İlk önce Yunus Emre’nin 700. Vuslat yılı dolaysıyla 30 kişinin katılımıyla  Hasan dağı zirvesi düzenledik ,

İkinci eylemimiz Topakkaya belediyesi önünden başlayarak Ortaköy kavşağına kadar olan  bölüme ‘’ YUNUS EMRE BULVARI’’ isminin verilmesi için hem Topakkaya Belediyesine hem de Karayolları bölge Müdürlüğüne dilekçe verdik  maksat,E-90 karayolundan  gelen geçen binlerce aracın görmesini sağlamak için üst geçide dev bir yazı ile YUNUS EMRE DİYARINA gider yazdırmaktı.

Üçüncüsü ise Milli Eğitim Müdürü ve Ortaköy Kaymakamının olurunu alarak Ortaköy Anadolu Lisesinin ismini ORTAKÖY YUNUS EMRE ANADOLU LİSESİ  Olarak değişmesini istedik buna en çok il genel meclisi üyesi arkadaşlar sevinmişlerdi çünkü biz onların samimiyetine  güvenerek yola çıktık  dolaysıyla  üzerimize düşeni yaptık fakat sonuç fiyasko neden mi verdiğim dilekçeyi bulamıyorlar bana evet yada hayır diye bir yazı gelmedi akıbeti meçhul dilerim bulunur ve gereği yapılır yoksa kimse yunus bizim demesin verin Kırşehir’e gitsin.

Bazen derdimizi anlatabilmek için mecburen kaleme sarılıyoruz buda olmasa patlayacağım sanki örülmüş duvarlarla boğuşuyor gibiyim

ama mevzuumuz memleket olunca derdimiz var diyemiyoruz sabırla ve selametle yapılması gerekenleri uslubyla anlatacağız ancak birilerinin kırılmasından endişe duyarım mesela yeniden dış havzadan su getirme konusunda ilgili birim araştırma yapacakmış sadece bu yapılan önceki araştırmada olumlu rapor çıkmamış yeniden aynı karar çıkacaktır çünkü bizi oyalamanın en güzel yolu bu…  oysa diyemiyorlar ki BOTAŞ’tan akan su devredilse bile 160 milyon yıllık masrafı var  DSİ bunun altından kalkamaz diyemiyorlar.

Bizde su gelecek diye yoncasından pancarına alternatif ne olur diye bakamıyoruz.

Sadece şunu belirteyim felaket tellalı  değilim ama iklim krizi kapıda ,

Biz ağaç dik dedikçe kendi reklamını yapıyor diyenler geçmişte Aksaray’a Üniversite istiyorum diye 150 bin  imza topladığımda da, Hızlı tren için 135 bin imza topladığımızda da aynı şeyi söylediler onun için umurumda bile değil uyarmaya sonuna kadar devam edeceğim .

İklim kriziyle mücadelenin en iyi  yolu bir fidan daha fazlası diyebilmektir, fidan diken elleri öpebilmektir.

 Memlekete sahip çıkmak için birilerinden medet ummayın moral vermek için bir fidan dikin, moral bulmak için bir fidan daha dikin

YAZARLAR