Mustafa Fırat Gül


SITMA BELASI ve AKSARAY

Aksaray haberleri, Salihler şehri gazetesi, Aksaray haber


Dünya tarihinde hangi hastalıktan dolayı en fazla insan ölmüştür? Diye bir sual olsa bunun cevabında sıtma olurdu şüphesiz. Sıtma yakın döneme kadar Anadolu’nun başına belaydı. Halen dünyanın bazı yerlerinde bu hastalık can almaya devam ediyor. İleride bu konuda daha çok yazmayı düşünüyorum. Bugün yaklaşık bir asır evvelki bir yazıyı sizlerle paylaşmak isterim.

 

“Aksaray’ımızın da sıtma mücadele mıntıkasında ithal edildiğini ve bu sene mücadeleye başlanacağını evvelce yazmıştık. Beklediğimiz heyet 6 gün evvel gelmiştir. Mücadele heyeti Şimdilik Dr. Baki Bey’in emri altında üç sıhhiye memurundan ibarettir. İcab ederse sıhhiye memurları fazlalaştırılacaktır. Mücadeleye fiilen başladığına göre Aksaray'ın en büyük dertlerinden birini teşkil eden sıtmadan da yakayı kurtaracağız. Asırlardan beri sıtma, vilayetin birçok yerlerini kasıp kavururken eski idare buralarda yaşayanların hayatını her yerde olduğu gibi düşünmeye lüzum bile görmemişti. Şu dört sene içinde yapılan ve yapılmasına başlanılan işlere bir de geçen dört beş asır içinde yapılan işlere bakıyoruz. Hayretler içinde kalmamak ve müteessir olmamak mümkün olmuyor. Demek bu işlerin yapılması mümkün imiş. Her elli senede bir olsun bir imar, bir sıhhat işine bakılmış olsaydı bugün Aksaray’ımızı bambaşka görecektik. Fakat memleketi, halkı düşünen bir idareye malik değildik, ki bu işlere ehemmiyet verilsin. Zevk, safahat ile ve malum hedayayıbehiyeyi almak ve takdim etmekle meşgul devlet adamları hiç Aksaray'ın ve Aksaray gibi yerlerin imar hayat ve istikbaliyle alakadar olabilir miydi? düşünüyor değil hatta gözümüzle bakıyor ve görüyoruz. Eski idare Aksaray'da neler yapmış? Mektep mi? Hayır. Yol mu? Yok. Hastane mi; hayır ve hayır. Bir şey göremiyoruz ki. Evet şunu da yapmıştır diyelim. Yüzlerce sene içinde millete veremediğini, vermek istemediğini işte Cumhuriyet idaresi bize üç-dört sene gibi kısa bir müddet içinde verdi. Hem nasıl alayişsiz, gösterişsiz ve fenni bir tarzda.

Muazzam mekteplerimiz her sene bir ikisi meydana geliyor. Muazzam irva [bolca sulama] ve iska [sulama] ameliyatı bütün ehemmiyeti ile devam ediyor. Hastanemiz açılmış ve hal-i faaliyette. Güzel iki adde açılmış ve yapılmış. Ve tehdidine devam edilmekte. Fabrikalar yapılmış. Memleket nur içinde bırakılmış. Büyük ve çok müzeyyen bir hükümet konağımız Aksaray’ımız için numen ittihaz edilecek asrî bütün konforu câmi Vali Konağı'nın ve ileride tam bir sanat yuvası olabilecek asrî, muazzam hapishanenin inşaatı ikmal edilmek üzere. Güzel ve sağlam kütüphane ve matbaa binası yapılmış. Zengin bir kütüphane ve son sistem atabimakina ve alâtı celp edilmiş. Yollar ve bahusus maarif işleri için sarf edilen gayret ve yapılan fedakârlık hep göz önünde. Dört senenin mahsulü bu olursa 25 sene içinde daha ne gibi işlerin yapılacağını tahmin etmek güç olmaz. İşte idareler arasındaki farkları anlamak için dört beş yüz sene ile Cumhuriyet idaresinde ve dört sene zarfında yapılan işleri düşünmek suretiyle en mütekamil şekl-i idaremizin iyiliğini anlamış oluruz. Sıtma mücadelesine başlattırılmak suretiyle vilayetimiz in halen ve atiyen sıhhat ve hayatını kurtaran mübeccel cumhuriyet idaremizi tebcil ve takdis eder, muhterem mücadele heyetimize hoşgeldin der ve muvaffakiyet dileriz”.

YAZARLAR