Filistin’le alakalı haber duymadığımız bırakın seneyi ay var mıdır? Yoktur. Çünkü İsrail denilen terör devleti Müslümanların birbirinden kopukluğunu bildiği için meydanı boş buldu. İstedikleri gibi eziyet ediyorlar.
Biz ne yapıyoruz? Yani Müslümanlar ne yapıyor?
Anadolu’dakilerin yüreği kanıyor, gözlerinde yaş süzülüyor. Devletimiz elinden geleni yapıyor. Ama ülkemizin tek başına çare olması pek mümkün gözükmüyor. Amerika alenen israilin yanında. Golan Tepeleri için akıl almaz açıklamalar yapıyor.
ABD Başkanı Donald Trump’ın "Golan Tepeleri üzerinde İsrail'in egemenliğini ABD'nin resmen tanıdığını" ilan eden başkanlık kararını imzaladığını hepimiz okuduk.
ABD'ye göre İsrail her zaman mağdur ve masum. Yesinler sizin yalanlarınızı. ABD genelde aynı nakaratı tekrarlayıp duruyor. O da şudur: "İsrail'in kendini koruma hakkı vardır ve biz de bu hakkı koruyacağız" politikasıdır. Trump en son şöyle demedi mi: "Gelecekteki muhtemel bir barış anlaşması, İsrail'in kendini Suriye'den, İran'dan ve diğer bölgesel tehditlerden koruma ihtiyacını göz önünde bulundurmalı".
Adama sormazlar mı, mahallenin problemli çocuğu kimdir diye? Elbette herkes cevabını biliyor ama seslendiren yok. Hatta oradaki diğer Araplar dört maymunu oynuyor.
Görmüyorlar, duymuyorlar, bilmiyorlar ve de hiçbir şey hissetmiyorlar.
Yeni Zelanda’da yaşanan terör saldırısından sonra Mısır’dan, Arabistan’dan, Birleşik Arap Emirlikleri’nden ve daha bazı Araplardan ses çıktı mı? Hiç olmazsa kınadılar mı? Ben görmedim, okumadım. Varsa böyle bir açıklamaları lütfen bana yazın.
Uygurlar’a yapılanları putperest Japon bile kınarken, protesto ederken Arabistan’dan tek kelime duydunuz mu? Mısır’dan tek bir açıklama okudunuz mu? Müslümanların genelinin rahatsızlığını hissettiniz mi?
Biz birbirimizden bu kadar kopukken daha çok ağlarız.
Ağlayanların durumuna gülen Müslümanların başına daha beteri geldiğinde ağlamak da kâfi gelmeyecek. O zaman ne yapılacak acaba?
Daha çok ağlarız bu vurdumduymazlığımızla devam edersek. Müslümanın derdine yandığımızda falan partili olmayız. Türk’ün yarasını paylaştığımızda filan partili sayılmayız. Müslüman ya da Türk olmayan birilerinin acısını paylaştığımızda da başka bir partinin mensubu görülmeyiz. Kısacası bunlar insanî durumlardır. Acıları bâripolitize etmeyelim. Edenlere de fırsat vermeyelim.
Bugün dünyada en çok acı çeken Müslümanlardır. Fazla değil birazcık olsun gerçeklere odaklanıp kardeşlerimize nasıl sahip çıkarız bunu düşünelim. Mazlumun yanında olmak zalimin karşısında olmaktır. Evet zalimlerin karşısında olalım.
