Milletvekili Cengiz Aydoğdu’nun tanıtılmaya ihtiyacı var mı? Kesinlikle var, öyleyse yazmak lazım, temiz insanların kandırılmasına ve kafalarının karıştırılmasına seyirci kalınmamalıdır. Hizmet akışının C. Aydoğdu sayesinde geldiğini, hizmetten yana olanların rahat çalıştığını, macera arayanların da rahatsız olduğunu halkın bilmesi lazım diye yazıyorum. Hiç kimsenin yanlış ve eksik tanıtılmasına vicdanlar razi olmamalıdır.
Milletvekili C. Aydoğdu açıkça söylemek gerekirse parlamentodaki milletvekilleri içinde rahatça yüzde onun içinde yer alır. Fikir, asalet, birikim ve karızma, dürüstlük ve benzeri hasletlerden değerlendirecek olursak yüzde beşin içinde yer alır. Türkiye’deki 600 milletvekili arasında ilk otuzda yer almak Aksaray için bir şans olup, çok şey ifade eder.
Bunları yazmaktaki maksadım, halkımızın ve siyasetçilerimizin, Cengiz Beyden faydalanmasını bilsin istiyorum. Kutup yıldızı gibi her ilde yol gösteren, ilin yetiştirdiği evlatları oluyor. Mehmet Altınsoy, Sadi Somuncuoğlu ve Cengiz Aydoğdu kutup yıldızlarıdır. Özellikle Mehmet Altınsoy’dan Aksaray halkı ve siyasetçiler yararlanmasını bilemedi. Münafık taifesi faydalanma yollarının kapanması için el birliği ile çalıştı ve başardı. Halkımız ve siyasetçiler aynı tuzağa düşmemeli, Cengiz Bey’den en üst düzeyde faydalanmalıdır. Hem kendileri, hemde Aksaray kazanır.
Cengiz Beyin daha iyi anlaşılması için ‘’Sağlam Yerin Tamiri’’ adlı eserinden bir alıntı yapıyorum: ‘’… 12 Eylül’ün Türkiye’ye asıl maliyeti işte bu yargılamadır. Çünkü bu yargılama hoyratlığı yalnızca mahkeme salonlarında kalmadı; her yere sirayet etti. Umutlu olmaktan korktu insanlar. İddia sahibi olmaktan imtina eder hale geldi herkes. Çünkü iddia demek umut demekti.
Peki, insanlar iddialarını ve tabii umutlarını terk mi ettiler? Zannetmiyorum elbette. Ama iddia ve dava sahibi olmanın değeri o kadar düşürüldü ki, herkes en azından iddiası ve davası yokmuş gibi görünmeyi çıkar yol olarak gördü.
Hemen her konuda ucu şahsiyetsizlik ve haysiyetsizliğe doğru evrilen her şeyi hoş görme salgını yayıldı, her yeri kapladı. Haklılık, haksızlık, doğruluk, yanlışlık, dürüstlük, eğrilik… Her değer bir ölçüsüzlük içinde hatta adalet ve zulüm bile hoşgörü SİSİ içinde flulaştı. Bu sis içerisinde adam olmak değil adamdan sayılmak muteber sayılır olmuştu.’’
Diyerek ne kadar idealist, cesur, Türkiye ve Aksaray gerçeğini bildiğini göstermektedir. Cengiz Beyin bu üç paragrafta anlatmak istediğini anlamayana hiç bir şey anlatılmasa da olur, zaten anlaması imkânsız. Kaybedileninin, kıymetini bilmek biraz ahmaklıktır. Önemli olan kaybetmeden kıymetini bilmek ve takdir etmek asalet ve vefa belirtisidir.
Cengiz Aydoğdu; Kaymakam, Genel Müdür, Vali, siyasetçi, idealist, yazar, filozof ve Milletvekili. Bu vasıflarından dolayı Türkiye ve Ankara için çok önem taşıyor. Halkımız mutlaka bu gerçekleri bilir ve hakkı teslim eder. Aksaray adam yetiştirmez, yetişenin kıymetini bilmez fikrine asla katılmıyoruz. Aksaray adam yetiştirir, kıymetini de bilir, Yeterki aradaki fesatçılara fırsat verilmesin.
Bu konularda, siyaset arenasından, halka devamlı yanlış bilgi veriliyor. Halk kişiler hakkında yanlış yönlendirilmek isteniyor. İnsanlar, yakinen tanımadıklarını başkalarının tarifiyle değerlendiriyor. Bilimsel, kültürel ve ahlaktan kaynaklanmayan iddialar ne yazikki Aksaray’da yer yer canını yakıyor. Kin-Öfke-Nefret-çekememezlik ve düşmanlık yerine insanlıktan kaynaklanan sevgi-saygı-yardım-affetme ve takdir neden tercih edilemez anlayamıyorum.
Milletvekili Cengiz Aydoğdu’yu, değerlendirmek için ölçü alacağımız isimler; Mehmet Altınsoy, Sadi Somuncuoğlu ve Abdullah Emre İleri ve Mahmut Öztürk’tür. Bu üç isimde zamanlarında Başkent Ankara’da ve bulundukları parti liderleri yanında sözü dinlenen ve saygı duyulan isimlerdi. İkinci devre Milletvekilliği yapan Cengiz Aydoğdu’da Ankara’da sözü dinlenen ve partisinin içinde seçkin bir yeri olan vede parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı tarafından saygı duyulan ve sözü dinlenen bir milletvekilidir.
Kim ne derse desin, Cengiz Beyin Devlet ve Hükumet katında isteyip te yaptıramadığı hiçbir iş yoktur. Haksız ve gereksiz bir iş içinde kılını kıpırdatmaz. Bu inancını da bilenler bilir, bilmeyenlere de bilenlerin anlatması gerekir ki hakikat ortaya çıksın.
Bu gün Aksaray’ın hizmetkârı, haklarının koruyucusu olan Aydoğdu’ya Aksaray’ı sevenlerin hakkını vermesi yani gerçekleri görmesi gerekmektedir. Görev süresince en üst düzeyde Aksaray’ı temsil eden, ehliyet ve liyakata ve bilgi birikimine sahip olduğunu kimse görmemezlikten gelemez. Gerçek böyledir, nasıl Güneş balçıkla sıvanamazsa Cengiz Beyin cesaretini, Aksaray ve Türkiye sevdasını kimse sorgulayamaz. Sorgulamaya bile gücü yetmez.
Yılardır, iş yapmaz, kimsenin elinden tutmaz, söz verir yapmaz gibi ipe sapa sığmayan yalan ve uydurma sözler, Cengiz Beyi kullanamayan, namuslu isteklerde bulunmayan, emek vermeden kazanmak, siyasette ve bürokraside bir yerlere gelmek isteyen yetersiz, ehliyet ve liyakati olmayanlardır. Veya birilerinin beslediği zavallılardır.
Cengiz Beyin asaleti, vicdanı, ülküsü, sütü, asla hakkı alıp haksıza vermeye müsait değildir. 40 yıldır tanıdığım Cengiz Aydoğdu, 40 yıl evvel ne ise kaymakamlık, Daire Başkanlığı, Genel Müdürlük, Valilik ve Milletvekilliği dönemlerinde de aynı insandır. Hayatı boyunca kimseyi kullanmamıştır, kimsede onu kullanamaz. Zaten Cengiz Beyin sucuda kullanılmamasıdır.
Türkiye Siyasetine, Mehmet Altınsoy ve Sadi Somuncuoğlu gibi Cengiz Aydoğdu’da damgasını vuracaktır. Şöhretli olunabilinir ama adam olmak her insanın olacağı bir zanaat değildir. Yürek ister, Mertlik ister, Mütevazılık ister, Bilgi ister, GÖRGÜ ister Ve Birde GÖNÜL ister. İşte bunların hepsi Cengiz Beyde mevcuttur . Yolu ve bahtı açık olsun.
HAYROLA, MUVAFFAK OLA, MUZAFFER OLA.