Rasim GÜL


ŞAHSİYETSİZLER, DOĞRU İŞ YAPAMAZLAR

Aksaray haberleri, Salihler şehri gazetesi, Aksaray haber


Şahsiyet, karakter, kişilik aynı manada kullanılmaktadır. İrade, zekâ, namus, duygu, mizaç, huy, soya çekim gibi birçok manaları içinde bulunduran bu kelimeler toplumsal hayatta çok önemlidir.
Dünyanın her yerinde, eğitimin ilk görevi nesilleri şahsiyetli yetiştirmektir. Şayet eğitim bunu beceremiyorsa toplumun geleceği meçhule gider. Tarih boyunca Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti beklenen şekilde bunu becerememiştir.

Şahsiyetini geliştiremeyenlerin, herhangi bir işi doğru anlaması ve doğru yapması, akıl ve mantıkça mümkün olamıyor. Çünkü iş yaparken mutlaka bir şeyi eksik veya yanlış yapıyorlar. Kişilikleri yaşlarıyla orantılı gelişmediği gibi, aşağılık karmaşıklığından kurtulamıyorlar. Ülkemizde örneği pek çok.

 İDARE ya ilim ile ya zulüm ile olur sözü boşuna söylenmemiştir. Buradaki zulüm işkenceyi kapsadığı gibi, anlamadığı ve beceremediği halde anlamış ve becermiş görünerek vatandaşa iş yapmada ona zulümdür.
 Ülkemiz idaresinde bilime ve bilim insanına çok az yer verilmektedir. Çünkü bilim insanı hakka-hukuka ve adalete riayet edendir, yanlış yapamayandır. Söğüt dalı gibi eğilip bükülüp sallanmaz. Dolaysıyla siyasetçinin işine gelmez. 
Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti 200 senedir teknolojisini geliştirip icatlar yapamamıştır. Siyasetle uğraşanlar iktidar olduklarında, kendilerine biat etmeyen ilim adamlarını da pek sevmemişlerdir. Bilimsel anlamda fikirlerini açıklayanlar ya susturulmuş yâda itibarsızlaştırılmıştır.

ARİSTOTELES, Milattan önce 322-384 yıllarında yaşamış ve binlerce sene evvel ne demiş: ‘’Kalbi eğitmeden, aklı eğitmek eğitim değildir’’. Ve devamla ‘’Vicdan olmadan, bilgi sahibi olmak tehlikelidir.’’ Diyor. Günümüzde bu sözlerin değerini  okuyucularımıza bırakıyoruz

Buna en çarpıcı örnek inanç ve milli konularda, Mehmet Akif Ersoy ve Ziya Gökalp’tır. Mehmet Akif Ersoy bazen hutbelerde, bazen vaazlarda şiirleri okunur sonra tozlu raflara kaldırılır. 
Ziya Gökalp ise Akif kadar şansa sahip değildir. Sebep bu iki mükemmel bilim insanı, hiç kimseye biat etmedikleri gibi hak-hakikat ve adaletten asla ayrılmamış ve paraya, pula önem vermemişlerdir.
  Hayrola, Muvaffak Ola, Muzaffer Ola

YAZARLAR