Bu yazı genelde 11.000 yıl aşan geçmişiyle ve bu geçmişindeki insanlığın maddi ve manevi gelişmesine sebep olan nice, nice ilkler ve teklerin din ve ilim adamıyla devlet ve siyaset adamıyla kahramanının diyarı Selçuklunun şanlı başkentinin 2 defa çarptırıldığı hiçbir zaman hak etmediği, asla ve asla da hak etmeyeceği ilçelik esaretini kabul etmeyenlerin verdikleri aralıksız mücadeleyi.
Özelde ise 2. sinden bir bayram gazetesi manşetiyle başlanan ve 2 yıl aralıksız olarak onlarca gazeteyle sürdürülen samimiyet ve bu samimiyetten gelen azimli çalışmayla oluşan kamuoyunun desteğini arkalarına alan atalarına ve kendilerine rahmet olası siyasetçilerin basınla paslaşarak sürdürülen gayretin sonunda 56 yıllık 2. İlçelik esaretinin sona ermesini anlatmaktadır.
İLÇE YAPILMAMIZI BÜYÜKLERİNDEN ÖĞRENENLER YAPILANI KABUL ETMEYEREK ANKARA VE AKSARAYDA GÖRÜŞEBİLDİKLERİ TÜM YETKİLİLERE SÜREKLİ YENİDEN İL OLMA TALEBİNİ İLETTİLER!!!
Araştırmalarımdan içindeymiş gibi bildiğim ilk esaretimizden akla ziyan şekilde 1845’de ilçe yapılarak bağlandığımız bize pozitif manada katacağı bir şeyi bulunmayan, ticari bağımızda olmayan zorla bağlandığımız Niğde’den ayrılarak il olduk.
Elimdeki belge ile kamuoyuna açık ilik isteğin yerine gelmesine vesile olduğum 2. Vilayet mücadelemizi de mayalandıran bu başarıyı memleketimizin hayırlı evlatlarından Çorakçı Zade Vehbi Beyin çabasıyla BMM’ sinde 13 Ekim 1920 günü kabul edilen 40 Numaralı kanunla 75 yıl süren esaretinden kurtarılarak yeniden il olduk.
İl olmamızdan sonra 13 yılda ülkemizin elektrikle çalışan ilk un fabrikası, fabrika için üretilen elektriği sanayi ve aydınlatılmasında kullanılması, meydandaki 3 tarihi bina, Lise, Kütüphane, Valilik konağı, Yollar idaresi binası ve Memleket hastanesi olmak üzere birçok hizmet binasının yapılmasının yanında kendisine ait olan Metelik bankası ismiyle bankaya sahip olması.
Koçhisar, Konya ve Nevşehir ile arasında dönemin yüksek standartlı yolları olan Şose yolların yapılmasına, il genelinde vatandaş ve devlet iş birliğiyle eğitim için okullar yapılmasına rağmen 1933 de akla ziyan şekilde akli ,mantıki bir sebep gösterilmeden yeniden ilçe yapıldık.
Aksaraylılar 1845-1920 arasındaki gibi hatta 1920 ila 33 arasında süren vilayetlik nimetlerinin hazzını yaşamanın da etkisiyle 1933’deki 2. İlçeliği de asla kabul etmedikleri gibi bunu evlatlarına da anlattıklarından bizim nesilde il nimetleri ve ilçelik esaretinin verdiği sıkıntıları kabul etmedi.!!!
Haksızlığın kabul edilmemesi nedeniyle Aksaray’a gelen her siyaset ve devlet yetkilisinden yeniden vilayet olma isteğinde bulunulurken, Ankara’da görüşülen tüm yetkililerden de ilk istenen şey yeniden il olma talebinde bulunulurken başta Oğuz Demir Tüzün olmak üzere Aksaraylı Milletvekilleri de her defasında engellenen kanun teklifi girişimlerini sürdürdüler.
İLÇELİĞİ KABUL EMEYEN AKSARAYLILAR MEKTUPLARINA “NİĞDE “ YERİNE ÖNCE MECBURİYETTEN
”N.AKSARAY YAZARKEN POSTA KODU ÇIKINCA”N”DE KALDIRILIP POSTA KODU” 51400 “YAZDILARI!!!
Aksaraylılar kesinlikle ilçe olmayı kabul etmediklerinden mektuplarına gönderilen yer olarak “Niğde/Aksaray” yazma yerine önceleri mecburiyetten Aksaray kelimesinin başına sadece ”N” harfi yazılırken, posta kodu uygulamasına geçildikten sonra çok, çok istisna dışında kalanların tamamı “N” kelimesini de kaldırarak “51400” yazdılar/yazdık ve yazılmasını eş ve dostlarına tavsiye edildi, telkinde bulunuldu.
Yani sözün özü İlçe esaretini hiç kabul etmeyen Aksaraylılar daima il olma hayalini zinde tutarak il olmanın çarelerini aradılar.
BELGEMİN VERDİĞİ İLHAMLA ATILAN MANŞETLE VİLAYET OLMA ÇALIŞMASINI BAŞLATTIK!!!
1980 Genel Nüfus sayımı sonuçlarını incelerken Niğde ili de dahil Aksaray’ın o zamanki 67 ilin 31’inin merkez ilçesinden nüfusunun fazla , yüz ölçümünün de büyük olduğunu görünce kağıda önce Aksaray’ın ismini ve karşısına yüz ölçümüyle nüfusunu, altına ise bizden nüfusu ve yüz ölçümü az olan il merkezlerinin(illerin merkez ilçelerinin) isimleriyle nüfus ve yüzölçümlerini yazdım.
1985 Genel nüfus sayımından sonra ise bu belgeyi güncelledim.
KALUÇ’UN” GÜNDEM OLUŞTURACAK MANŞET”’İNE CEVABIM” 31 İLDEN BÜYÜK İLÇE” OLDU!!!
1977’de kurduğumuz benim başkanlığım esnasında gerçekleşen 12 Eylül 1980 darbesinden sonra kapatılan Aksaray Gazeteciler cemiyetimizin kuruluşundan 10 yıl, kapatılmasından 7 yıl sonra 1987 de yeniden Aksaray Gazeteciler Cemiyetini kurunca cemiyet adına bir gazete çıkartmak için yaptığımız çalışmalar bitince gazetemizin basımı için kurucu başkanımız Gazeteci-Yazar Ahmet Erbaş ağabey Son Havadis gazetesiyle anlaştı.
İstanbul’daki Son Havadis gazetesine can dostum kardeşim ve meslektaşım merhum Çapan Tekeli ile birlikte gazetede kullanılacak bilgi, belge ve haberlerle ilan ve tebrik metinleriyle gittik.
Burada bizim gazeteyle ilgilenen sayfa sekreteri merhum Cengiz Kaluç ağabey” Çocuklar mademki ilk gazeteniz olacak gelin gündem belirleyen bir manşet atalım” dedi.
Bunun üzerine daha önce temsilcisi olduğum Günaydın gazetesinde Türkiye’nin ilçelerinin tanıtımı yapılırken 5 gün süren Aksaray’ın tanıtımının 1. günü olan 5 Mart 1983 günü ”Nüfus ve Yüz ölçümü 31 ilden daha büyük olan ilçe” başlığını hatırlayarak manşetin bu olmasını istedim.
Cengiz ağabeyin böyle bir ilçe olmasının mümkün olmadığını böyle bir manşetin saçma olacağını belirtmesi üzerine sürekli olarak cebimde taşıdığım belgeyi verdiğimde hayret ederek sebebini sorduğunda merhum Tekeli ile birlikte büyüklerimizin anlattıklarıyla bildiğimiz kadarıyla Aksaray’ın geçmişini ve yapılan haksızlıkla nasıl ilçe yapılığıyla bunun hemşerilerimiz tarafından kabul edilmemesini anlattık.
Merhum Kaluç verdiğimiz bilgi ve belgeyi üzerine manşetimizin vilayet olma isteği olmasını söyledi.
Bizim bunu sevinçle karşılamamız üzerine ”Tam 54 Yıldır söyleye söyle dilimizde tüy bitti” üst başlığı ve ”Vilayet hakkımız verilsin artık” manşetini attık.
Çapan kardeşimde tevafukken cebinde bulunan ve onlarca yıl Kayseri’de Hürriyet gazetesi bölge temsilciliği yapan il olma mücadelemizde de bizi destekleyen merhum Mahmut Sabah ağabeyin Aksaray vilayet konağının üstünde bulunan ”AKSARAY VİLAYETİ HÜKÜMET KONAĞI” levhasını gösteren olan fotoğrafı da koyarak haberi görselle süsledik.
Bu manşetle başlayan ve bu gazetemizin basımdan bir süre sonra Ankara Güven Parkın karşısındaki Büyük şehir İmar Dairesi başkanlığında bulunan makamında Kızılay eski başkanlarından tenekeci Hayri Güzel’in yardımıyla kendisiyle görüştüğümüz dönemin Ankara büyük şehir belediye başkanı ve 1983’ün Ekim ayının son haftası yapılan mitingle başlayan çalışmayı merhum Özal ile ilmik ,ilmik işleyen Mehmet Altınsoy’a gazeteyi gösterttiğimizde buna çok sevindi.
O andan itibaren merhumla ve bu çalışma için önce ANAP genel sekreter yardımcılığına ardından grup başkan vekilliğine getirilen Raşit Dalda ile paslaşarak.
Aksaray ile Konya ve İstanbul ile Ankara’dan bize destek olan bir çok yıl dönümlerinde katkılarını isimleriyle birlikte yazdığım hemşerilerimizin maddi ve manevi destekleriyle sürekli olarak yayınladığımız bayram gazeteleri ve özel gazetelerle kamu oyu oluşturduk.
Bayram gazeteleri ve özel gazetelerin yanında benim temsilcisi olduğum Günaydın ve Çapan kardeşimin temsilcisi olduğu Hürriyet gazetesiyle bunları yayınlayan gurubun diğer gazetelerinde yayınlanan haberler ve köşe yazılarıyla siyasilerin ellerini güçlendiren kamu oyu desteği sağlandı.
Sözün özü 37 yıl önce Ramazan bayramı gazetesiyle başlayan ve bu başlangıçtan itibaren 2 yıl süren azimli, istikrarlı ve devamlı yayınların yanında siyasiler nezdinde de yapılan girişimler ve kedilerinden bu konuda alınan sözlerle ilçelikten kurtulma ve vilayet olma çabalarımızı olgunlaştı.
Ve bu çabaların sonunda 15 Haziran 1989 günü TBMM’sinde bizzat dünya gözüyle kızım Remziye ile birlikte şahit olduğum 3578 sayılı kanunun kabul edilmesiyle 56 yıl süren hiç hak etmediği asla da hak etmeyeceği 2.ilçelik esaretinden de kurtularak il olan Aksaray’ın makûs talihini yenmesiyle şu anki Anadolu’nun her yönüyle parlayan yıldızı olan vilayeti konumuna gelen Aksaray 56 yıl süren 2. İlçelik esaretinden kurtuldu.
Emeği geçenlerden vefat edenlerine Mevla’mızdan ruhlarının şad mekânlarının cennet olmasını, yaşayanlarına ise sağlıklı imanlı uzun ömürler vermesini niyaz ediyorum.
Bayramımız mübarek olsun.
Rabbim yar ve yardımcımız olsun.
