Aksaray Barosu Başkanı Av. R. Erhan Toprak Covid tedbirleri kapsamında Baroların genel kurullarının yapılıp yapılamayacağına ilişkin alınan kararların uygulanabilir olmadığını ve uygulanması halinde kaosa yol açacağını belirterek yetkilileri uyardı. Toprak, bu konuda sessiz kaldığı için TBB Başkanı ve yönetimini de eleştirdi. Aksaray Barosu Başkanı toprak konuşmasında şunları söyledi:
Covid Tedbirleri kapsamında Bilim Kurulu’nun tavsiyeleri ve kabine toplantısından çıkan kararlar doğrultusunda İçişleri Bakanlığınca tedbirlerin nasıl uygulanacağına ilişkin genelge yayımlanmış ve bu genelge uyarınca İl Hıfzıssıhha Kurullarınca da tedbirlerin uygulanmasına karar verilmiştir. Alınan tedbirlerden birisi de yılan hikâyesine dönen Baro Genel Kurullarına ilişkindir. Söz konusu kararların hangi kriterler esas alınarak verildiğini bilmemekle birlikte Baro Genel Kurullarına ilişkin verilen kararın hayatın gerçekliğinden uzak ve uygulanabilir olmadığını açıkça belirtmek istiyorum. Çok yüksek riskli illerde genel kurulların yapılamayacağı, çok yüksek riskli olmayan illerde ise 300 kişiyi aşmayacak şekilde yapılabileceği belirtilmiştir. Kayıtlı avukat sayısı 300’ün altında 29 Baromuz bulunmaktadır. Diğer Barolarımızın tamamının mevcudu 300’ün üzerindedir. Genel Kurulun yapılabilmesinin 300 kişi ile sınırlı olma şartına bağlanması özetle Barolara “Genel Kurullarınızı Yapmayın” anlamını taşımaktadır. Baro Genel Kurullarında aynı zamanda TBB Delegeleri de seçildiğinden ve bu delegeler TBB seçimlerinde oy kullandıklarından dolayı TBB seçimlerinin de yapılabilmesi için tüm Baroların eş zamanlı olarak genel kurullarını yapabilmeleri gerekmektedir. Aksi durumda bir kısım TBB delegesi belirlenmiş, bir kısım TBB delegesi ise belirlenmemiş olacaktır ki bu durumda TBB seçimlerinin yapılabilmesi mümkün olmayacaktır. Bu nedenledir ki Baro genel kurulları ile ilgili alınan tedbirler uygulanabilir olmayıp, uygulandığı takdirde ise kaos yaratmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Kaldı ki Barolar genel kurullarını yapmak için bir ay öncesinden ilan yapmak zorundadırlar. Bu durumda bugün itibariyle çok yüksek riskli bölgede olmayan bir baro, genel kurul ilanını yaptıktan bir ay sonra, genel kurulunu gerçekleştireceği tarihte çok yüksek riskli il durumuna dönüştüğü durumda seçimler yapılabilecek midir? Her dönemde demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü savunan, bu uğurda Anayasa referandumunda il il, köy köy gezen başta TBB başkanı olmak üzere tüm TBB yönetimi bu konuda yetkililerle bir görüşme yapmış mıdır? Bu tedbirlerin uygulanabilir olmadığını, uygulanması halinde kaos oluşacağını ikaz etmiş midir? Ya da bu günden sonra tek bir adım atacak veya açıklama yapacak mıdır? Tüm siyasi partiler çok riskli ya da az riskli fark etmeksizin genel kurullarını yapmalarına rağmen Baroların genel kurullarının bu şekilde sulandırılma samimiyetsizliğine söyleyecekleri bir tek söz dahi yok mudur? Bir ülkede kanunlar ya vardır ya da yoktur. Eğer ki bir hukuk devletinden bahsedeceksek bir ülkedeki kanunlar ya herkes için uygulanır, ya da hiç kimse artık o kanunların adaleti sağlayacağına inanmaz. Tüm yetkililere sesleniyorum! Baroların ve tüm sivil toplum örgütleri ile meslek odalarının genel kurullarına ilişkin bu tedbirlerin uygulanabilir olmadığı açıktır. Yapılması gereken iş bizlerle istişarede bulunularak seçim takviminin net şekilde belirlenmesi ve genel kurullarda alınacak sıkı tedbirlerin açıkça ve tartışmaya mahal vermeyecek şekilde belirlenmesinden ibarettir. Açıklanan nedenlerle sivil toplum örgütleri ve Barolar için büyük bir kaosa sebebiyet verecek bu uygulamanın durdurulması için tüm yetkilileri göreve davet ediyorum.